Ekonomideki türbülansın en fazla etkilediği sektörlerden biri olan inşaatta kan kaybı sürüyor. Son yıllarda ağırlıklı olarak kamunun büyük ölçekli altyapı projeleriyle büyüme sağlayan sektörde kapanan işletme sayısı hızla artıyor.

Kamu-özel işbirliği modeliyle hayata geçirilen havalimanı, yol-köprü-tünel, sağlık tesisi gibi projeler sektöre ivme katarken, ticari hayattaki yavaşlama küçük ve orta boy işletmeleri olumsuz etkiliyor.

SÖZCÜ’nün Türkiye Odalar ve Borsalar Birliği’nin verilerinden yaptığı hesaplamaya göre, 2020 yılında bina inşaatı yapan toplam 4 bin 607 şirket kapısına kilit vurdu. Konut ve diğer binaların inşaatında faaliyet gösteren bu firmaların 3 bin 155’i şahıs, bin 267’si limited ve 235’i anonim şirket olarak faaliyet gösteriyordu.

SON 10 YIL

Müteahhitler son bir yılda faaliyetini sonlandıran sektörler arasında ilk sırada yer alırken, verilerin yayınlanmaya başladığı Ocak 2010’dan Aralık’a geçen sürede kapanan inşaat şirketi sayısı ise 65 bin’i geçti.

Döviz kurlarının yüksek seyri ve faiz tarafındaki gelişmeler sektörde maliyetleri yukarı çekerken, nakit akışında zorlanan firmalar faaliyetlerini sonlandırma yolunu seçiyor.

En fazla giriş çıkışın olduğu sektörlerden biri olan inşaat sektöründe, küçük ölçekli, teknik birikimi sınırlı ve profesyonellik bakımından eksiklikleri bulunan şirketlerin faaliyet göstermesi, sektörde gelişim ve katma değer potansiyelini de sınırlıyor.

Artan konut stoku arz ve talep arasındaki dengesizliği ortaya koyarken, satışlardaki düşüş de gayrimenkul ticareti yapan ve aracılık eden firma sayısının azalmasına neden oluyor.